12 Mayıs 2013 Pazar

En etkileyici ve en yeni çok güzel duygusal romantik süper aşk sevgi sözleri

En etkileyici ve en yeni çok güzel duygusal romantik süper aşk sevgi sözleri - Facebook aşk sözleri


Artık günlerim günlerden uzun, gecelerim gecelerden yalnız. Seni sevdiğimden bu yana her acıyı tattım, Her çileyi gördüm hayatın her cilvesine alıştım. Yalnız senin yokluğuna alışamadım. Şimdi anlıyorum acıdan, hasretten, gözyaşından başka hiçbir şey vermemişsin bana yıkılan hayallerime, yok olan geçmişime, kaybolan geleceğime oturup ağladım çocuklar gibi..

Bir insana değerinden faza değer verirsen ye onu kaybedersin ya kendini mahvedersin.

Çakallar olsa ne yazar! Ya ölümüne severiz, yada tek kalemde sileriz! Tarihi biz yazdık.. Tarihtende biz sileriz.

Sevmek seviyorum demek değil, yüreğinde hissetmektir. Ve aşk yanında olanı sevmek değil, bazen gelmeyecek birini beklemektir.

Onu her gördüğümde elim ayağım birbirine dolanıyor, kalbim yerinden fırlayacak gibi oluyor, onu çok seviyorum ona karşı hissettiklerimi kağıtlara dökmeye kalksam dünyada orman kalmaz..

Eğer bir insan bir insanın mutluluğunu isterse fedakârlık yapar. Eğer ben yanında olmadan mutluysan hadi git çünkü sen mutlu olunca bende mutlu olacağım.

Aşk; Kaçmaktan çok kovalamayı, görmekten çok düşlemeyi, sevmekten çok özlemeyi sever ve AŞK öyle haindir ki nerede imkansız var onu seçer.

Mutluluk denen treni hiç oturtamadım raylara.. Kaç defa yükledim huzuru bomboş vagonlara.. Ben iyi bir makinist olamadım belki hayatta ama sonuçta değerli bir yolcu ağırladım gönül istasyonumda..

Hiçbir kadın…

Rakının suyu aradığı kadar.

Biranın fıstığı istediği kadar.

Sigaranın çakmağı istediği kadar.

”Seni Sevemez”

Aşk yalan değil zaten aşık olduğunu ilk görüşte anlıyorsun işte benim hayatım aşkım diyorsun illa da sözlere göre hareket edersen aşkı biraz zor anlarsın o sana özel olur onu anca sen ona baktığında ve o sana baktığında anlayabilir başkasının demesi hiçbir halta yaramaz.

İmkânsızlıkları yaşamak mıdır sevmek, Yoksa severken imkânsız mıdır yaşayabilmek? Zor mudur gözlerine bakarken sevgiyi görmek, Yoksa sevgi midir gözlerindeki

tek gerçek? Kolay mıdır biranda vazgeçip gitmek, Yoksa gitmekten vazgeçip, sevmek mi gerek?

Sevgilinin ismini eline koluna yazarak aşk olmaz o kişiyi çok seviyorsan kalbine kazımalısın o zaman aşk olur senin için.

Aşk bazen beklemeyi sabretmeyi öğretiyor. Ama aşk bunları bana öğretmedi bekleyemiyorum gel artık.

Kaybettiklerine üzülme demekki değerini bilmiyor. Kazandıklarına sevinme onlarda bir gün gidiyor.

Bir gün yanına geleceğim bir elimde gül bir elimde tabanca ile ya gülü alıp benim olursun ya tetiği çeker beni vurursun.

Kalbimdeki aşka dudaklarımdaki gülüşe akşam akan göz yaşlarıma ancak sen layıksın çünkü sen benim için özelsin aşkım.

Aşkın bir dili, gözü yada kulağı yoktur. Aşk sadece hissetmektir ve hissettiğini yaşamaktır. Aslında aşk bir film belkide bir rüyadır. Hiç uyanmak istemediğin bir rüya fakat her rüya kısadır ve uzun sürmez.

Yağmur olsan binlerce damla arasından bulur tutardım seni. Çünkü korkarım; toprak aldığını vermiyor geri.

Aşk bittikten sonra arkadaş kalalım diyenler! Güle başka isim versen değişik kokacak mı?

Su akarken, çocuk uyurken, kadın soyunurken, güzeldir. Bunları görüpte hayale dalarsan aşık olmamak mümkün değil.

Kelebek gibidir aşk. Peşinden koştukça senden kaçar. En iyisi bırak uçsun, Belki hiç beklemediğin bir anda gelip omzuna konar.

Dur ve dinle! Duyduğun her ayak sesi benim olabilir. Çalan her zilde benim parmağım kalmıştır. Perdeleri ardına kadar kapatma belki karşı binanın çatısında sana el sallayan ben olabilirim.

Şimdi o kadar zor ki geri dönmek, seni unutup başkasını sevmek ama bir şeyi anladım çok zormuş sevilmeden sevmek.

Aşk bazen o elini ilk tuttuğundaki sıcaklık, gözlerine ilk baktığındaki o ışık ve tenine ilk yaklaştığındaki o tutkudur.

Bil ki düşmek değildir insanları üzen.. Elinden tutar gibi yapıp aslında itenlerdir insanı hayata küstüren.

Acılarımı bile tatlandırıyor aşkın. Yıkıma terkedilmiş kalemin bütün hücrelerine sürülmüş iksir gibisin.

Ah sevda bahçemin tutsak çiçeği.. Ben seni oraya hapsettim. Seni hapsettim kırık bir aşk şarkısı eşliğinde. Hüzne buladım seni. Deniz meltemlerini okşayan saçlarını hapsettim kalbimin kıvrımlarına. Ordasın artık. Oradasın ve ne kadar olman gerekiyorsa.

Ve aşk.. Herkesi ona benzetip, Kimseyi onun yerine koyamamaktı..

Aşk sevgilim, seni düşlerken saç diplerimin bile terlemesi.

Kalbimi bedenimden söküp senin avucuna vermek istiyorum. O senindir çünkü; senindir artık. Sen ruhumda başladın ve bütün vücudumu kapladın. Bütün vücudum sen artık.

Ya gönlümü al artık seni sevmesin, ya aklımı al artık seni düşünmesin, ya feryadımı duy gözlerimden hayalin silinmesin ya da canımı al bu kadar acı çekmesin.

Aşkın gözyaşları ıslatırken sevgilinin omzunu, neden bu kadar geç kaldığını sorar aşk meleği.

Ölüm dediğin nedir ki? Dönüşü olmayan tatil. Aşk dediğin nedir ki? Gençliği öldüren katil.

Gözlerine üfleyen uyku perisini cebime hapsettim. Çünkü bana verdiğin en iyi hediyelerden biri o. Onunla şarkılar fısıldamak istiyorum kulağına. Benim kurtarıcım bu uyku perisi..

Ben güzel ruhuna aşık oldum senin. Sadece bu yüzden sadakat kokuyor bu tutku. Çünkü sen ebedi ruh hastalığım olacaksın benim.

Hoşlandığımız bedenlere hayalimizdeki ruhları koyuyoruz ve bunu aşk sanıyoruz..

Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini şaşırmayasın.

Aşk şişe çevirmece oyunundaki şişeye benzer kimde durursa dursun ya doğruluk ister ya da cesaret.

Gözle değil ruhla görülendir aşk. Azap denizinden ruha sabır üfleyen bir dilde çıkan sevgi demetidir aşk. Onsuz olunamayacağını düşünenler için bulunmaz bir erdemdir aşk. Yani seninle çoğalan bir çağlayandır aşk.

Onu gördüğünde için titrerken, sana gözleri dudaklarından önce tebessüm ederse işte AŞK budur!

Eğer aşk karşılıklı olsaydı, tek taraflı aşkın en güzel aşk olduğunu inkar ederdi.

Aslında onun karşısındayken konuşmak istemezsin. Çünkü o an susmak, gözlerine doya doya bakmak için en büyük fırsattır.

Seni ah seni.. Çıkmaz sokaklara hapsettiğim gülüşünü, dağlara savurduğum gülüşünü, duvarları boyadığım gülüşünü, derbeder ruhlara nakşettiğim gülüşünü, bileğime morfinlerle damıttığım gülüşünü, çiçeklerle yarıştırdığım gülüşünü, amber kokulu gülüşünü.. Ve seni… Beni kör kuyulardan sonsuz dehlizlerden çıkaran seni seviyorum!

Kadehime lacivert bir akşam çöküyor gülüm. Zehrini akıtarak çöküyor. Kartana çeviriyor her saniyeyi. Üşüyorum! Üşüdükçe seni daha çok özlüyorum.

Denize her bakışta sular alevleniyor. Hangi akşamlarda saklı gözlerin bilmiyorum ama ellerin bütün sırlarımı örtüyor. Avucumda yanık bir gül kokusu bırakıyosun.

Aşk davaya benzer, acı çekmek şahide.. Şahidin yoksa davayı asla kazanamazsın.

Şimdi burada, ben burada kırılgan bir mıh gibi duruyorum. Vuruyorum kendimi sensizliğe, sensizlik batmıyor canıma, yalnızca acıtıyor beni..

Annem yaşı ilerledikçe elim kolum ağrıyo diyor, ah be annem benim yaşım kaç ki hergün sol yanım ağrıyor..

Gecenin karanlığında, güneşin ışığında, suyun damlasında, selin coşkusunda, kimi yanımdasın kimi rüyamda, ama hep aklımdasın sakın unutma.

Sen, hayalini kurup, sonunda bulduğum o hayallerimdeki adam değilsin. Sen karşıma çıkıp, bana aşkı hayal ettiren ilk sevgilisin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder